Smyrna Agorası, İzmir’de daha önce yaşanan depremleri ortaya koydu. Doç. Dr. Akın Ersoy, “Kentte 6’ncı yüzyılın ortalarında ve 177 yılında gerçekleşen İzmir depremlerinin yazıt ve belgeleri var” dedi.
İzmir’de Kültür ve Turizm Bakanlığı izni ile yapılan kazı çalışmalarıyla dünyanın kent merkezindeki en büyük antik dönem agoralarından biri olan Smyrna Agorası’nın tarihi gün yüzüne çıkıyor.
Büyük İskender tarafından 193 hektarlık alanda kurulan 8 bin 500 yıllık tarihe sahip antik kent, Kadifekale’den Kemeraltı’na kadar uzanıyor.
Antik çağın gündelik yaşamına dair çok sayıda ipucu sunan kentte, son 14 yıldır gerçekleştirilen kazı çalışmalarında 1483 adet obje bulundu. Bu objelerle Smyrna Agorası’nın İzmir’de yaşanan depremler ile ilgili birçok kanıt içerdiği de ortaya çıktı.
Smyrna Antik Kenti ve Agora Tiyatrosu Kazı Heyeti Başkanı Doç. Dr. Akın Ersoy, Smyrna Antik Kenti’nde depreme dair önemli yazıt, yapıt ve belgelerin olduğuna dikkat çekti.

“DEPREMSELLİK UZUN UZUN ANLATILIYOR”
İzmir’de 30 Ekim’de meydana gelen depremin, benzerlerinin geçmiş dönemlerde de yaşandığını belirten Doç. Dr. Ersoy, şunları söyledi:
“Geçen sene bu zamanlarda İzmir’de büyük bir deprem meydana geldi. Ben de depremzedelerden bir tanesiyim. Smyrna Antik Kenti’nde İzmir’in depremselliğine vurgulayan önemli yazıtlar var.”
“Dönemin valisinin kentteki deprem sonrasında İzmir’in yeniden bir şehir olmasını onurlandırıldığı bir yapıt yer alıyor. Yapıtın üzerinde muhtemelen vali beyin bir bronz heykeli olduğunu tahmin ediyoruz. Bir somut yazıt, bir de antik kaynakların belgeleri var.”
“Bu belgelerde İzmir’deki depremselliği uzun uzun anlatıyorlar. Birçok ipucu İzmir’in depremselliğinin 2 bin 500 yıllık kayıtlarını bize sunuyor.”

“BULDUĞUMUZ YAZIT, İZMİR DEPREMİNİN BELGESİDİR”
Ören yerinde bulunan bir yazıttan da söz eden Doç. Dr. Ersoy, sözlerine şöyle devam etti:
“Milattan sonra 551 yılına ait bir yazıt bulunuyor. Dönemin İzmir valisinin kente deprem sonrası yaptığı desteklerle yeniden ayağa kaldırılmasını gösterdiği bir yazıt ortaya çıktı. 2009 yılında bu yazıta ulaştık ve görünür hale getirdik. Bu İzmir’in 6’ncı yüzyılın ortalarında geçirmiş olduğu depremin belgesidir.”
“İzmir’in antik kaynaklarda geçen 177-178 yılı depremi vardır. Bu depremi ‘Aristides’ adlı bir hitabet sanatçısının günümüze ulaşmış eserlerinden öğreniyoruz. Aristides’in söylemlerinden, İzmir’in güneşinin o dönemde solduğunu öğreniyoruz. Aristides İzmir için yardım istemiştir.”
“Öte yandan kare kütleler, depreme karşı 24 metre uzunluğundaki yapının yıkılmasını engellemek için inşa edilmiş. Kemerleri desteklemek üzere yapılmış olan güçlendirmeler bulunuyor. Bunların da içinde devşirme malzemeler var. Deprem ve güçlendirmeleri İzmir’in kaderinde bulunuyor.”

“14 YILDA 1483 OBJE BULUNDU”
“Bu bölgede birinci derecede arkeolojik sit alanı olan iki büyük alan var. Birincisi Kadifekale’dir. Hemen altında Smyrna Tiyatrosu ve Smyrna Agorası bulunmaktadır. Bu bölge tezgahların olduğu, dini ritüellerin yapıldığı ve günlük yaşamda her türlü aktivitenin bulunduğu bir yer. 14 yıllık çalışmalarımızda 1483 objeyi, İzmir Müzesi’ne kazandırdık.”
“Yamaçlarda İzmir’in sularını toplayıp bölgelere ileten kanallar bulunuyor. Antik Çağ’ın günlük yaşamını anlatan pek çok duvar yazısı bulunuyor. Bugüne kadar bu kısmını ziyaretçilere açamadık ama yakın zamanda açmayı planlıyoruz.”